Abdullah Çatlı... Bugün O`nun ad günü...
Kızlarının sosyal medyadaki paylaşımları herkesi duygulandırdı.
Selcen Çatlı Bayrak`ın sosyal medya hesabından yaptığ ıduygu dolu paylaşım şöyle:
HEP 40 KALACAK
"Ne saçlarının beyazladığını ne de yaşlandığını göremedik. Ölümsüzlük şerbeti içerek hep 40 kalacak. Bugün 64 olacaktı. Mekânı cennet olsun babamın ve vatan uğruna ölen nice isimsiz kahramanlarımızın..."
Dr. Gökçen Çatlı`nın kısa ama yürek burkan paylaşımı ise şöyle:
"Ad günü bugün. Özlemeyi bir de bize sor. Sustum."
ABDULLAH ÇATLI KİMDİR?
Abdullah Çatlı, 1956 yılında Nevşehir`de doğdu. 1977`de Ülkü Ocakları Ankara İl Başkanlığına, 25 Mayıs 1978`te de Ülkücü Gençlik Derneği Genel Başkan Yardımcılığı`na seçildi. 11 Temmuz 1978`de Ankara`da Hacettepe Üniversitesi öğretim üyelerinden Doç. Dr. Bedrettin Cömert`in öldürülmesi olayının faili olarak Ankara 5.Sulh Ceza Mahkemesi`nce hakkında gıyabi tevkif kararı verildi. 23 Ağustos 1978`de Sakarya`da yakalandı ve gözaltına alındı.
Abdullah Çatlı`nın, 9 Ekim 1978`de de Ankara ili Bahçelievler semtindeki 7 TİP`linin öldürülmesi olayının planlayıcısı ve baş sorumlusu olduğu iddialarına ilişkin tutuklama kararı olayın üzerinden 4 yıl, 4 ay geçmesinden sonra gerçekleştirilebildi.
Çatlı, 12 Eylül Darbesi`ni izleyen aylarda yurt dışına çıktı. Bulgaristan ve Viyana`da bir süre kaldı. 22 Şubat 1982`de, İsviçre`de Mehmet Özbay adına düzenlenmiş pasaport ile yakalandı, ancak serbest bırakıldı. 22 Ekim 1983`de Paris`te MİT ile ilişkiye geçtiği ve ASALA`ya karşı 5 eylemde kullanıldığı MİT resmi belgelerinde yer aldı.
PARİS`TE YAKALANIYOR
22 Ekim 1984`de Paris`te yakalandığında üzerinde Hasan Kurtoğlu adına düzenlenmiş bir pasaport vardı. Çatlı, Fransa`da 7 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 16 Eylül 1985`de Papa Suikasti davasında tanık olarak konuştu. Oral Çelik`in suikast ile ilgisi olmadığını, Mehmet Ali Ağca`nın Bulgar ajanı olabileceğini iddia etti. Çatlı, kısa bir süre sonra Fransa tarafından 7 yıl ceza aldığı İsviçre`ye iade edildi. 21 Mart 1990`da Bostadel Cezaevi`nden kaçtı.
1993`TE TÜRKİYE`YE DÖNÜŞ
1993`te Türkiye`ye gelen ve taşıdığı Şahin Ekli adına düzenlenmiş pasaport ile gözaltına alınan Çatlı, aynı tarihte serbest bırakıldı. Çatlı`nın 26 Nisan 1996`da Ömer Lütfü Topal ile aynı uçakta Kıbrıs`a gittiği ve aynı otelde kaldıktan sonra 1 Mayıs 1996`da geri döndüğü de kayıtlardan ortaya çıktı.
Abdullah Çatlı Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde yargılanmadı ve herhangi bir hüküm giymedi.
SUSURLUK KAZASI İLE ACI SON
3 Kasım 1996`da Balıkesir`in Susurluk ilçesi yakınlarında tarihe Susurluk kazası olarak geçen trafik kazasında öldü. Kaza sırasında Çatlı`nın yanında, arka sol tarafta oturan Gonca Us ve arabayı kullanan İstanbul eski emniyet müdür yardımcısı Hüseyin Kocadağ da ölmüştür. Aracın içindeki dört kişiden yalnızca dönemin DYP milletvekili Sedat Edip Bucak kurtulabilmiştir.
Nevşehir`de yapılan cenaze törenine, 4500 kişilik bir topluluk katıldı. Türk bayrağına sarılı tabutu Nevşehir Kaldırım Mezarlığına defnedildi.