TARİHTEN YAPRAKLAR

TARİHTEN YAPRAKLAR Haberleri

Haber Editörü

Ramazan DURMUŞ / GELDE YAZMA

ramazandurmus@gmail.com

Erol Güngör, Dündar Taşer'i anlatıyor

Erol Güngören, Dündar Taşer'i anlatıyor

Erol Güngör, Dündar Taşer
TARİHTEN YAPRAKLAR 16.01.2025 14:20:00 0

Erol Güngör’ün “Dünden Bugünden Tarih-Kültür ve Milliyetçilik” adlı kitabı ile “Türk Kültürü ve Milliyetçilik” ismindeki kitabında Dündar Taşer hakkında yazılmış, bir dostun ardından yazılabilecek en güzel vefa yazıları vardır.
Bunlardan Türk Kültürü ve Milliyetçilikteki yazılar, erbabının bileceği gibi, Erol Güngör'ün rahmetli Dündar Taşer'i anlattığı "Bir İnsan Bir Kültür" başlığını taşıyan bölümdedir.
Bu bölümde Dündar Taşer bir sanatçı hassasiyeti ile resmedilir ve Türkçe'nin en güzel kelimeleri ile Erol Güngör üslubunca adeta diriltilip okuyucunun karşısına oturtulur:

“Orta boylu, kıvırcık kır saçlı, yüzü daima mütebessim, alnında kış ve yaz ter damlaları eksik olmayan, parlak ve canlı gözlerinde zekâ kıvılcımları tutuşan bir adam. 

Konuşurken gözleri yukarıya doğru çevriliyor, sanki orada kendisine fikirleri ve sözleri en güzel terkipler halinde veren gizli eller var. 

Bir âlimin dikkati ve titizliği ile bir sanatkârın zarafetini, bir velinin ıstırabını kendine saklayıp sevgi ve şefkati başkalarına sunan diğergâmlığını, bir Türk köylüsünün karşısındakini küçülten tevazu ve mahcubiyetini, bir Osmanlı paşasının vakar ve azametini şahsında toplayabilmek için mutlaka yukarılarda bir kaynaktan ilham alıyor olmalı, çünkü bu vasıfları bir araya getirmek her fâniye nasip olacak gibi değil. 

Nadir olarak öfkelendiği zaman gözlerini yere iğiyor; belli ki sevginin yukarıdan, öfkenin aşağıdan geldiğini pekiyi anlıyor. 

Ailesinin küçük yaştaki fertleri dışında hiç kimseye küçük adıyla hitab ettiğini gören olmadı; yüzlerine karşı saygı gösterdiği insanların arkalarından da hep saygılı konuştu. 

Siyasî hasımlarından bir teki için bile bir tek kaba sıfat kullanmadı. 

İnsanlar hakkında hüküm verme yolunu seçmedi, onları tahlil etmeye çalıştı. 

Kendisine tuzak kurarak yurdundan dışarı çıkaran eski kader arkadaşlarını bile cenazesinin arkasından sürükleyen kuvvet işte buydu. 

Fazileti kıskanan biri olsaydım, bu adamdan nefret etmem için her türlü sebep mevcuttu. İyi niyetim kusurlarıma galebe çaldı ve ben onu bir insana duyulabilecek sevginin de ötesinde bir ihtirasla sevdim. 

Hayatta olduğu sürece ona olan yakınlığımı şiddetli bir dostluk gibi görüyordum; şimdi de bu dostluğun hatırası bana sonsuz bir gurur veriyor. Ama aradan zaman geçip de şahsî münasebetler bir hatıradan ibaret kalınca, aramızdaki şeyin bir dostluktan çok farklı olduğu yavaş yavaş ortaya çıkıyor. 

Şimdi karşımdaki adam Gaziantepli Dündar Taşer değil, ben de onun bir dostundan ibaret değilim. Taşer bizim milletimizin dün yaşadığı gerçeği, bugün de gördüğü büyük rüyayı temsil ediyordu. Bu yüzden onu dinlerken, onunla bir arada bulunurken kendimizi birdenbire büyümüş hissediyorduk; üzerimizde yüz yılın biriktirdiği pis ağırlıktan eser kalmıyor, kaybolan şahsiyetimize yeniden kavuşuyorduk.

Taşer efsunlu konuşmasıyla, parlak muhakemesiyle, bütün tavır ve hareketleriyle bizim gözlerimizdeki perdeyi aralıyor, önümüze yeni bir dünya açıyordu. Bu dünya aslında gerçekti, ama biz körlüğü alıştırıldığımız için onu yine kapalı gözle görülen bir rüya sanıyorduk.”

***

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Başdanışmanı ve 25-26. Dönem MHP Osmaniye Milletvekili Prof.Dr. Ruhi Ersoy'un paylaşımından

Anahtar Kelimeler: Güngör Dündar Taşer' anlatıyor
Haberi Sesli Oku

YAZARLAR