Lozan Antlaşması gizli saklı bir metin değil ki. Bir eskimo da bir Patogonyalı da bir tuşla internetten bağıtlanan metni indirip, okuyabilir.
Hal böyleyken bir yerlerin sözde tarihçileri, başta Mustafa Armağan olmak üzere hala "Lozan tapumuz diyorlar. Halbuki Lozan Osmanlı topraklarının yüzde sekseninin dağıtıldığı tapudur" gibi saçma, tarihi gerçeklerden uzak, ciddiyetten uzak, düşmanın 5.kol faaliyetleri aparatlığına uyumlu iddialar ortaya atıyorlar hala. Ve bunlar şu an itibariyle de gözümüzün içine sokulurcasına paylaşılıyor.
Bu iddianın sahibine ne demek istediğimi ve içimden dediğimi tahmin edersiniz. Bunun yazdıklarına inananlara zavallı ve salak dediğimi ilan edeyim de inanmak istedikleri için inananlara da aynen ona içimden söylediklerimi tekrar etmiş olayım.
Milli tarihimize bu kadar düşmanlık ve bühtanda bulunan bir kişiyi kösteklerinden bu kadar serbest bırakırsanız devlet olma vasfını yitirirsiniz.
Bu ve program yaptığı televizyon "düşman propaganda merkezi" sanki. Meydan niye bu kadar boş bırakılıyor? Bu ülke bu kadar mı sahipsiz?
Biz Lozan'da masaya oturduğumuzda 1914'teki şartlarımız ve mevcudumuzla oturmadık. O masada elimizde olan bir şeyi falan vermedik. Bize ait iken fiilen elimizden alınmışlardan kurtarabildiklerimizi kurtardık. Bunu bir türlü anlamıyorlar. Ya kütük kafalı oldukları ya da düşman uşağı oldukları için...
6 Eylül 2025
Halil Kaya