Ekrem İmamoğlu’nun savunmak için aklına ne geldiyse yaptı.
Sokak çağrılarını sandığın, hukukun, demokrasinin önüne koyan açıklamalar birbiri ardına geldi.
Çıkardığı yaygaranın yolsuzluk operasyonlarının önüne geçeceği sandı.
Fakat işler umduğu gibi gitmedi.
***
Adana, Adıyaman ve Antalya’nın CHP’li belediye başkanları da yolsuzluk, rüşvet ve irtikap soruşturmaları kapsamında peş peşe gözaltına alındı.
Aynı gün Antalya’nın Manavgat ilçesinde CHP’li belediye başkan yardımcısının rüşvet alırken çekilen görüntüleri ortaya çıktı.
Başkan yardımcısına gelen hediye bir baklava kutusundan deste deste Euro’ların çıktığı anlar kameralara yansıdı.
CHP’li belediyeler üzerindeki yolsuzluk gölgesi büyürken Özgür Özel’in tutumu yine değişmedi.
***
Yine yolsuzluk iddialarını sorgulamak yerine bütün gücüyle yolsuzluk zanlılarını savundu.
Yine şeffaflık ve adalet konusunda mangalda kül bırakmazken kendi belediyelerindeki skandallar karşısında kalkan oldu.
Yine partisinin yolsuzlukla mücadele söylemiyle çelişen bir ikilemin içinde patinaj yapmaya devam etti.
***
Özgür Özel, bu tutumunun CHP’nin güvenilirliğini derinden sarstığını göremedi.
Ona göre her şey sandığı ortadan kaldırmak için yapılıyordu.
Gözaltına alınan belediye başkanları hakkında bir delil bulunmuyordu.
Suçlamaların tamamı safsataydı.
Gerçeklere gözlerini bir kez daha kapattı.
***
Özgür Özel için her şey Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alındığı sabahla aynıydı.
O gün yaptığı hatayı bugün de tekrarladı.
CHP’nin temiz siyaset iddiasını yaşatmak adına yapması gerekeni yapmadı.
Yani yine ilk düğmeyi yanlış ilikledi.
***
Bu saatten sonra da doğruyu yapması imkânsızdır.
Özel’in yolu yol değildir.
CHP’yi ilk seçimde sandığa gömecek gerekçeleri kendi elleriyle inşa etmektedir.
CHP’nin tabutuna son çiviyi çakan da, o çiviyi tutan da Özgür Özel’in ta kendisi olacaktır.
