01 Ekim 2025
BaşyazSiyonist tezgâhlara dikkat!
ABD Başkanı olarak yeniden göreve geldiği günden beri Gazze’deki vahşetin ve soykırımın sürmesine sınırsız destek veren Trump, Beyaz Saray’da Siyonist yaratık Netanyahu ile birlikte 20 maddelik "Gazze Planı"nı açıkladı. Planın bazı maddeleri Gazze’deki mazlumların hayatta kalmasına ve insani yardım açısından bir umut ışığı barındırsa da, birçok madde Filistin ve Gazze’nin ilerleyen yıllarda tamamen İsrail tarafından yutulmasının önünü açacak tehlikeleri işaret ediyor.
Dünya genelinde yükselen tepkiler, ABD ve İsrail’i alelacele böyle bir plan açıklamaya zorladı. Ancak hem ABD’nin hem de İsrail’in güvenilmez tutumları ortadadır. Bu ikilinin geçmişteki ateşkes anlaşmalarındaki hile, tezgâh ve kumpas sicilleri ortadadır. Zira umut vaat eden maddelerin bile hayata geçirilmesi bu açıdan bakıldığında son derece şüpheli görünüyor.
Nitekim Trump ve Netanyahu’nun 20 maddelik "Gazze Planı"nı duyurmasından hemen sonra İsrail, Gazzeli sivillerin üzerine bomba yağdırmaya devam etti. Ertesi gün ise uçaklardan "derhal güneye kaçın" ifadelerinin yazılı olduğu broşürler Gazze halkının üzerine bırakıldı.
Açıklanan "Gazze Planı"nın 12. maddesinde 'Gazze'den kimse zorla çıkarılmayacak. Ancak ayrılmayı tercih edenlerin geri dönmesine izin verilecek. Ayrıca Gazzelilerin bölgede kalmaları teşvik edilecek ve orada daha iyi bir gelecek inşa etmelerine fırsat sunulacak.' cümleleri dünyaya duyurulmuşken, "derhal güneye kaçın" broşürleri alçaklık değil de nedir?
Nitekim Siyonist yaratık Netanyahu’nun daha sonra yaptığı şu açıklama, İsrail’in asla hukuk, barış ve insanlık yönünde bir adım atmayacağının delilidir:
'Bu tarihi bir ziyaret. Hamas bizi tecrit etmek yerine, biz masayı çevirdik ve Hamas'ı tecrit ettik. Şimdi Arap ve Müslüman dünyası da dahil olmak üzere tüm dünya, Başkan Trump ile birlikte belirlediğimiz şartları kabul etmesi için Hamas’a baskı yapıyor: İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) Gazze Şeridi'nin büyük bölümünde kalırken, hem yaşayan hem de ölen tüm rehinelerimizi serbest bırakması… Buna kim inanırdı ki? Sonuçta, insanlar sürekli olarak İsrail Savunma Kuvvetleri’nin çekilmesi gerektiğini söylüyor… Olamaz, böyle bir şey olmayacak.'
Savaş suçundan idam edilmesi, kurşuna dizilmesi gereken bir katil hâlâ tehdit dilini kullanıyor.
Trump ve Netanyahu bir basın toplantısı düzenliyor. Karşılıklı olarak sık sık birçok şaibeyi barındıran 7 Ekim olayına ve İsrail’in mağduriyetine vurgu yapıyorlar. Ancak o tarihten bu yana hayatını kaybeden 65 binden fazla mazlumdan, yaralanan yüzbinlerce masumdan, açlık, kıtlık ve hastalık içinde yaşam mücadelesi veren Gazzelilerden tek kelime söz edilmiyor. Onları insan yerine bile koymuyorlar. Soykırım yapıp bir de üzerine nutuklar atıyorlar. Müslümanların toprağında vahşet uygulayan, işgal eden terör devleti İsrail temize çıkarılırken, vatanını koruyan Hamas terör örgütü diye fişlenip etkisiz hale getirilmek isteniyor.
Mesela "Gazze Planı"nın 19. maddesinde 'Gazze'nin yeniden inşası ilerlediğinde ve Filistin Yönetimi'nin reform programı uygulandığında Filistin halkının arzusu olarak kabul edilen Filistinlilerin kendi kaderini tayin etme ve devlet kurma yönünde güvenilir yol için koşullar hazır olacak.' ifadesi varken, gerek Trump gerekse Netanyahu Filistin’i tanıyan devletlere hakaret ediyor ve tehditte bulunuyorlar.
Hamas’ı da tüm maddelerin odağına koyuyorlar ki, en ufak bir hadiseden bahane yaratarak Gazze’de tek canlı dahi bırakmayacaklar. Zaten Trump sürekli 'Hamas'a planı kabul etmesi için 3–4 gün veriyorum. Yoksa İsrail gerekeni yapar' demeye başladı.
Türkiye başta olmak üzere "Gazze Planı" çerçevesinde barış masasına oturacak İslam ülkeleri çok dikkatli olmalıdır. O masa önce hayat tehlikesi olan Gazzelileri kurtarmalı, Gazzelilerin vatan toprağını korumalı ve Filistin'in devlet olma varlığı herkese kabul ettirilmelidir. Siyonist olan bir yerde hile, kalleşlik, alçaklık, pusu olur. Aman dikkat!