Mehmet Ali GÜNAYDIN / KÖKBÖRÜ

Tarih: 23.08.2025 09:47

Süpermen Öğretmen

Facebook Twitter Linked-in

Eğitim sadece öğretmenin sırtına yüklenecek bir yük müdür? Eğitim camiasında öğretmen dışındakileri bir kenara iterek ve eğitim alanındaki paydaşları yok sayarak tüm sorumluluğu öğretmenlere yüklemek doğru mudur? Ya da okul ve kurumların diğer çalışanlarını, diğer kamu kurumlarını ve yöneticilerini, aileyi, çevreyi, toplumu eğitimin sorumluluğundan azade eylemek yerinde bir davranış mıdır?

Eğitim alanında bir problem varsa toplum olarak hemen ilk hedefimiz öğretmenler olur. Vurun abalıya misali başlarız öğretmenleri hırpalamaya. Başka günah keçisi aramaya da gerek duymayız. Öğretmenleri hemen hedef tahtasına koyar ve diğer herkesi aklarız.

Öğrenci başarısız olursa, okul yöneticileri genellikle suçlu olarak görülmez. Okullar başarısız olursa, millî eğitim yöneticileri çoğu kez suçlu kabul edilmez. Öğrenciler düşük not alırsa, aileler ekseriyetle öğretmeni sorumlu tutar. Öğrenciler toplumsal kurallara uymazsa, çevre genel olarak hemen topu öğretmene atar.

Kimse "ben suçluyum. Bu suça ben de ortağım. Bu suçta benim de payım var!" demez. Veya öğretmenden başka suçlu arama zahmetine de kimse girmez. "Okul yöneticileri yönetim alanında mahir mi? Millî eğitim makamları görevlerini yerine getiriyor mu? Aileler üzerlerine düşeni yapıyor mu? Toplum olarak bu çocuklara biz ne verdik?" diye kendine soran yok.

Yeni sorular soralım. Eğitim alanında bir şehirde veya bir ilçede ciddi problemler olduğunda hiçbir mülki amirin bu durumdan sorumlu tutulduğunu gördünüz mü? Ya da o ildeki il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinin sorumluluklarının sorgulandığını duydunuz mu? Veya ailelerin ve o yöredeki toplumun "bizim yüzümüzden tüm bunlar oldu" dediğine şahitlik ettiniz mi? Bu sorulara verilecek tek cevap var o da; tabii ki hayır!

Kendini aklamak isteyenlerin tabiri caizse şamar oğlanı konumunda olan öğretmenler, herkesi kurtaran bir günah keçisi gibi. Herkes masum, öğretmenler ise mahkum. Herkes günahsız, öğretmenler ise günahkar. Herkes zemzemle yıkanmış, öğretmenler ise çamura bulanmış. Herkes defosuz, öğretmenler ise falsolu. Ülkemizde tablo bu.

Suçu bölüşmezsek, sorumluluğu dengeli dağıtmazsak, özeleştiriye sarılmazsak yine bazı çocuklarımız, kimi gençlerimiz heba olmaya devam eder. Herkes kendi yükümlülüklerinin günahını omuzlamazsa ve bunu öğretmenlere yüklerse evlatlarımıza yine yazık olur.

Malumunuz okullar yakında açılacak. Öğretmenlerin toplumsal yükünün hafifletildiği, sorumluluğun bölüşüldüğü ve öğretmenlerin desteklendiği bir eğitim-öğretim yılı diliyorum. Unutmayalım; öğretmenlerimiz Süpermen değil...


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —